İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Başbakandan Yardım ıstedi…

Evinin önünde silahlı bir saldırı sonucu 1996 yılında öldürülen Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı’nın eşi ılkay Adalı Başbakan Tayip Erdoğan’dan yardım istedi. Eşinin öldürülmesinden sonra aile olarak çok zor durumda kaldıklarını belirten ılkay Adalı, yaşadıklarını gözyaşları içinde CıHAN’a anlattı. ılkay Adalı, cinayet dosyasının Ergenekon soruşturmasına dahil edilmesini beklediğini söyledi.
 
Sıkıntılarının sürekli arttığını belirten Adalı, “Kız kardeşim bile benimle konuşmaya çekiniyor, ailemle yakından ilişki kuramıyorum, çevremdeki insanlar tehditlerden korktukları için samimi davranamıyorlar.” dedi. Olaydan sonra devletin kendisine ve ailesine sahip çıkmadığını iddia eden Adalı, “Rahmetli Uğur Mumcu’nun eşi milletvekili oldu, gerek siyasi taraftan gerekse devlet tarafından desteklendi, aynı güveni Kıbrıs devleti bana ve aileme veremedi, hep korku içinde yaşadık.” dedi.
 
Cinayetin meydana geldiği gün Türkiye’de olduğunu belirten ılkay Adalı, 2 gün havalimanında bekletildiklerini söyledi. Adalı, “Cinayet haberini aldıktan sonra havaalanına gittik ama ne yazık ki bize bilet yok dediler, iki gün havaalanında bekledik. Havaalanında Mustafa Kalemli’yle görüştüm, kendisine pilot kabininde de olsa bizi göndermesi için yalvardım ama göndermediler. Biz havaalanındayken evimize operasyon yapılmış, yirmi tane polis evimizin altını üstüne getirmişler, Kutlu Adalı’nın otuz altı bin kitabı vardı bu kitapları, çalışma notlarını ve kilitli kasaları açarak kasalardaki arşiv belgelerini almışlar. Kasaların kilidini Kutlu Adalı öldürüldükten sonra cebinden çıkan anahtarlarla açmışlar. AıHM’ye evimizin dağıtılmış fotoğraflarını gösterdik.
 
Olaydan sonra otopsi raporu elimize geçmedi, ancak AıHM’ye başvurduktan sonra görebildik raporu.” diye konuştu. Kutlu Adalı’nın öldürülmesi ardından polisin evi aradığını; ancak bunu ilk başta inkar ettiklerini kaydeden ılkay Adalı, “Polisler olaydan sonra evde arama yapmadıklarını söylemişlerdi, ancak biz bu iddiaları çürüttük. Eve polisle beraber giren muhtarın 2002 yılında AıHM’nin talebi üzerine ifadesi alındı, bu ifadede ise muhtar eve girdiklerini ve polisin arama yaptığını belirtti, bu ifadeler cinayet dosyasında vardır. Bu ifadeden sonra polis ne eve girdiklerini ne de kasaları açtıklarını inkâr edemedi, daha sonraları kilitli kasaları açtıklarını kabul ettiler. Ele geçirdikleri belgeleri ise geri vermediler.” şeklinde konuştu.
 
Kutlu Adalı’nın genel itibariyle yolsuzluk haberleri yaptığını anlatan ılkay Adalı, “Belgesiz haber yazmazdı. Kendisine belgeler geliyordu. Bu belgelere göre de haberini hazırlıyordu. Bu yüzden kendisine yaptığı haberlerden dolayı dava açılamadı. Birkaç kez evimiz yine arandı. Kutlu Adalı haberlerini el yazısıyla yazıp bir kopyasını evde bırakırdı. Haberin belgesini imha edip Adalı’yı suçlamak için evimize baskın düzenlendi.” dedi.
 
“KUTLU ADALI DOSYASI NEDEN ERGENEKON DAVASINA DAHıL EDıLMEDı?”
 
Türkiye ve KKTC’deki Ergenekon iddianamesine ilişkin gelişmelerin hatırlatılması üzerine ılkay Adalı, “Kutlu Adalı dosyası neden Ergenekon davasına dâhil edilmedi, dâhil edilmesini bekliyordum.” şeklinde konuştu.
 
“ERDOğAN, BANA 5 DAKıKASINI AYIRSIN”
 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a 6 ay önce dilekçe yazdığını; ancak henüz cevap gelmediğini belirten ılkay Adalı, “Sayın Erdoğan’a sesleniyorum, lütfen bana beş dakikasını ayırsın, ailem çok zor durumda(ağlıyor), kendim için hiçbir korkum yok, çocuklarım için çok üzülüyorum, tehdit ediliyorlar, ben herhangi bir yere röportaj verdikten sonra illa ki başımıza bir iş geliyor, geçen gün kızımın arabasının camlarını indirdiler. Her röportajdan sonra korkuyorum ne olur biri bize sahip çıksın(ağlıyor).” dedi.
 
“YEşıL EVıME GELıP TüRKıYE ALEYHıNE BELGE DAğITMAMI ıSTEDı”
 
Yeşil’in 1997 yılında kendisine gelerek Türkiye aleytarı belge dağıtmasını istediğini anlatan ılkay Adalı, bu isteği geri çevirdiğini kaydetti. Adalı, belgede eski cumhurbaşkanlarından Turgut özal aleyhine bazı iddialar olduğunu belirtti.
 
Bu konuyla ilgili daha önce Fikri Sağlar’a, Susurluk Komisyonu’na ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Sayın Hasan Peker Günal’a gereken bilgiyi verdim. Yeşil, Kıbrıs’a Yavuz Alat adıyla giriş yapmış. Ben Yeşil’i fotoğraflardan tanıyordum; gazeteci kimliğini istedim ama bana Yavuz Alat adına düzenlenmiş avukat kimliğini gösterdi. Daha sonra Yavuz Alat ismi araştırıldığında bu kimliğin ölü birine ait olduğu ortaya çıktı. Gazeteci olduğunu iddia ederek elinde bir listeyle evimize geldi. özkay özgür ve Alper Durduran’la görüşeceğini söyledi. Kutlu Adalı o zamanlar yeni öldürülmüştü; 97 yılıydı. Yeşil benden Türkiye aleyhine bildiri dağıtmamı istedi, korkmamam gerektiğini, bize sahip çıkacağını söyledi.” dedi.
 
“Yeşil, sizden niçin Türkiye aleyhine çalışmanızı istedi?” şeklindeki bir soru üzerine Adalı, “Galiba bizi bu yolla oyuna getirmek istedi. Bildiride Turgut özal aleyhine bazı iddialar vardı. Ben bu bildirileri almadım. Bu işi kabul edemeyeceğimi söyledim. Ben dağıtmazsam, kızımın dağıtmasını istedi; ben bu teklifi de kabul etmedim.” şeklinde konuştu.
 
(CıHAN)

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir