İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Bilim şenliklerine tepki…

Bilim şenliklerinin “fiyasko” olduğunu ifade eden Eğitim-Bir-Sen Hatay şube Başkanı Cevat önal, yaptığı yazılı açıklamada: “Eğitimciler Birliği Sendikası olarak konuyla ilgili daha önce yetkililerle görüşülerek yaşanması muhtemel sıkıntılar dile getirilmiş olmasına rağmen, taleplerimiz dikkate alınmamış ve malum sıkıntıların yaşanması kaçınılmaz olmuştur.”  dedi.                                                                                                 

önal: “Hatay Valiliği himayesinde ıl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Antakya Belediye Parkı’nda 07-11 Haziran 2010 tarihleri arasında açık tutulması planlanan Bilim şenlikleri stantları açılmış bulunmaktadır. Ve nihayetinde çoğunlukla bilimle uzaktan yakından hiç ilgisi olmayan çalışmaların sergilendiği, amacına hizmet edemeyen kermesvari bilim şenlikleriyle ilgili olarak bize yakışan hemşerilerimize hayırlı olsun demektir. Söz konusu bilim şenliklerinde bilim projesi olsun veya olmasın ilimiz genelindeki tüm okulların katılımı zorunlu tutulmuş ve maliyet okul idareleri tarafından karşılanmak zorunda bırakılmıştır. Velileri bağış vermeye zorlamanın yasak olduğunu ve bu konuyla ilgili en ufak bir şikâyete maruz kalan okul müdürünü derhal görevden alacağını göğsünü gere gere basına ifade eden değerli yetkililerimiz, hiçbir ödeneği olmayan ya da ancak kendi ihtiyaçlarına yetebilecek kadar ekonomiye sahip olan okullarımıza, yaklaşık 900 TL stant masrafı ve ek olarak uzaklık mesafesine göre ulaşım masrafı yüklemiş oldukları hususunu sehven(!) gözden kaçırmaktadır.” diyerek devam etti.

“ıl Milli Eğitim Müdürlüğü 04 Haziran 2010 tarihinde stantların saat 10.00’da açılıp 18.00’de kapanacağı talimatını vermiş; ancak 08 Haziran 2010 tarihinde bu kararını değiştirerek 10.00 – 18.00 saatleri arası öğrencilerin; 18.00-22.00 saatleri arası öğretmen ya da idarecilerin görevlendirilmesi talimatını yayınlamış ve bir saat sonra da bu yazıyı resmi sitesinden kaldırmıştır. Ardından yazı güncellenerek tekrar saat 10.00-18.00 saatleri arası iki öğretmen, iki öğrenci 18.00-22.00 saatleri arasında ise bir idareci veya bir öğretmen görevlendirilmesi şeklinde yeniden web sitesi üzerinden yayınlanmıştır.” diyen  Eğitim-Bir-Sen Hatay şube Başkanı Cevat önal açıklamasının devamında: “1994 yılında yayımlanmış Resmi Yazışma Kuralları Usul ve Esasları yönetmeliğine göre her resmi yazının tarih ve sayısı farklı olması gerekirken itinayla hazırlanan söz konusu iki yazının tarih sayıları aynı fakat imza ve içerik açısından iki resim arasındaki on farkı bulun dercesine personel, emirleri dikkatli okuma testinden geçirilmiştir. şimdi soruyoruz, okul müdürlerimiz bu emirlerin hangisini uygulayacaklarına dair dördüncü emri beklemeyip ne yapsınlar? ınsaf, bu insanları böylesine zor testlere tabi tutmayın ne olur, yoksa güzel ülkemin müdürleri ve öğretmenleri bu durumu hazmedemez ve sizleri dost meclislerinde, yaptığınız çığır açıcı hizmetlerle yâd ederek sizler için, hayırlı istirhamlarda bulunabilirler. 

Türkiye Cumhuriyeti’nin 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 10. Maddesinde: “Amir, maiyetindeki memurlara hakkaniyet ve eşitlik içinde davranır. Amirlik yetkisini kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslar içinde kullanır. Amir, maiyetindeki memurlara kanunlara aykırı emir veremez.” denilmekte olup sanıyoruz kanunun yayım tarihi 1965 gibi çok eski bir tarih olduğundan ve günümüz Hatay standartlarına uyum sağlayamadığından hükmünü yitirmiş ve ileriyi gören, yürekli yöneticilerimizin emirlerinin gerisinde kalmıştır.” ıfadelerini kullandı.

önal, yayımlanan yazının resmi geçerliliği olup olmadığının da tartışılır nitelikte olduğunu belirterek şöyle dedi: “Her hangi bir görevlendirme onayı bulunmayan, gerekli ücretin veya izin hakkının verilip verilmeyeceği hususunda bir açıklama getiremeyen ve Allah korusun söz konusu saatlerde görev mahallinde yaşanacak talihsiz durumlardan kimin sorumlu olduğunu açıkça dile getiremeyen ve resmi geçerliliği tartışılır bir emir yazısıyla kafaların karışmasına ve personelin huzursuz olmasına sebep olan yönetim anlayışının son hamlesini de kaygı ve sabırla beklemekteyiz. Kanun koyucularla kanun uygulayıcıların görev sınırlarını aşmasına alışık olduğumuz güzel yurdumuzda aslında görevleri kanun yapmak değil de kanunları uygulamak olan değerli büyüklerimizin Hatay’da göstermiş olduğu yönetim anlayışı bizleri şaşırtmamaktadır. Ne de olsa serde padişahlık var. çok sesliliği demokrasi olarak değil de gürültü olarak algılayacak kadar eleştiriye açık(!) ve her şeyin en iyisini ben bilirim diyecek kadar özgüvenli(!) büyüklerimiz sayesinde ilimizin çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşması yolunda hiçbir engel kalmamaktadır.

Yine aynı kanunun 99.maddesinde: “Memurların haftalık çalışma süresi genel olarak 40 saattir.”; 177. Maddesinde: “Bu Kanun hükümlerine tabi Devlet memurlarından bir görevin ifası için sürekli veya geçici olarak görev yerinden ayrılanların yol giderleri ve gündelikleri, yolluklar hakkındaki özel kanun hükümlerine göre ödenir. Sözleşmeli olarak çalıştırılanların yol masrafları ile gündelikleri sözleşmelerindeki şartlara göre ödenir.”; 178.maddesinin (a) bendinin (99 ve 100 üncü maddeler hükümleri uyarınca tespit olunan günlük çalışma saatleri dışında) devamı niteliğindeki (b) bendinde: “Kurumlar gerektiği takdirde personelini günlük çalışma saatleri dışında fazla çalışma ücreti vermeksizin çalıştırabilirler. Bu durumda personele yaptırılacak fazla çalışmanın her sekiz saati için bir gün hesabı ile izin verilir. Ancak, bu suretle verilecek iznin en çok on günlük kısmı yıllık izinle birleştirilerek yılı içinde kullandırılabilir. Fazla çalışmanın uygulama esas ve usulleri Devlet Personel Başkanlığı ile Maliye Bakanlığınca müştereken belirlenir.” denilmekte olup, bu görevlendirmenin nasıl yapılacağı da:5442 Sayılı ıl ıdaresi Kanunun 8/c maddesinde: “…bütün memurların lüzumu halinde il içinde nakil ve tahvilleri mensup olduğu il idare şube başkanlarının inhası üzerine valiler tarafından icra edilmekle beraber mensup oldukları Bakanlıklar veya genel müdürlüklere sebepleriyle bildirilir. Tayin, nakil ve tahviller için gereken yolluk ödenekleri bütçe yılı başında ilgili Bakanlık veya genel müdürlüklerce valiler emrine gönderilir.” emriyle açıklanmıştır.

Değerli büyüklerimize son bir hatırlatma: Maalesef bu kanunun da tarihi çok eskilere dayanıyor: 1949!

Elimizde şimdilik bunlar var, bilmem işinizi görür mü?”
 

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir