Bununda Üstesinden Geleceğiz

Antakya Sivil ınisiyatif Grubu Başkanı Taş; “Yaşanan bu gelişmelerde söylentiler, dedikodular ve tahrikler karşısında barışı tesis edecek bir çalışmanın içinde olmalıyız.
 
 
 
13 medeniyete ev sahipliği yapmış ve kültürün merkezi olan bir ilin bu hassas dönemi de atlatacağına inanıyoruz”
 
 
 
Haber Merkezi 
 
 
 
“Savaş diline değil barış diline ağırlık vermeliyiz” diyen Antakya Sivil ınisiyatif Grubu, Antakya Belediyesi Meclis Salonu’nda düzenlediği toplantıda, Hatay’da barışın korunması için atılması gereken somut adımlar hakkında fikir alışverişinde bulundu.
 
 
 
Toplantının açılış konuşmasını yapan Sivil ınisiyatif Grubu Başkanı Alaattin Taş, ınisiyatif Grubu’nun kuruluş amacının barışa, kardeşliğe ve birlikte yaşama kültürüne katkı sunmak olduğunu söyledi.
 
 
 
Bölge de bir yangının olduğunu ve bu yangının coğrafyamıza sıçramasının an meselesi olduğunu ifade eden Başkan Taş, “13 medeniyete ev sahipliği yapmış ve kültürün merkezi olan bir ilin bu hassas dönemi de atlatacağına inanıyoruz.
 
 
 
 Yaşanan bu gelişmelerde söylentiler, dedikodular ve tahrikler karşısında barışı tesis edecek bir çalışmanın içinde olmalıyız. Bizler her fırsatta yetkililerden bu barış ortamının korunması ve huzurun tesis edilmesi için taleplerde bulunduk ve bu süreçte üzerimize düşen görevleri yapmaya hazır olduğumuzu bildirdik.” dedi.
 
 
 
Kardeş Suriye halkı ile hiçbir sorunları olmadığını ifade eden Taş, Suriye’de akan kanın durmasını istediklerini belirterek, “Suriye’nin demokratik olmayan rejimine her zaman karşı çıktık. Ancak Suriye’ye ne NATO ne ABD ne BM ne de Türkiye tarafından yapılacak herhangi bir dış müdahaleyi de doğru bulmuyoruz. 
 
 
 
Mülteci meselesine de biraz daha sağduyulu davranmalıyız. Her şeyini bırakıp gelen insanlara yardım yapmak her devletin ve milletin görevidir. Ama bu kişiler arasından tahrik edici tutum içinde olanlar olabilir. 
 
 
 
Bunu önlemek yetkililerin görevidir. Bizler komşumuzla gerçekten sıfır sorun noktasında gelmek istiyoruz. Komşularla yürütülen politikaya son verilmesini istiyoruz.
 
 
 
 Başta Vali olmak üzere yerel yöneticilerin ve kanaat önderlerinin bu ortamı korumak için daha aktif ve samimi çalışma içinde olması gerektiğine inanıyoruz.” Açıklamasında bulundu.