İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Hatoder Çalışmalarına Devam Ediyor

Hatay Talasemi ve Orak Hücre Anemi Hastalıkları Derneği Başkanı Burhan Kerimoğlu ve yönetim kurulu üyeleri geçtiğimiz akşam Antakya merkeze bağlı Derince Köyünde ikamet eden Sağaltıcı ailesini evlerinde ziyaret ederek aile fertleri, akrabalar ve komşular ile bir araya geldi.
 
 
 
Haber Merkezi
 
 
 
Ziyarette konuşma yapan Başkan Burhan Kerimoğlu, “göreve geldikleri günden bu yana hastaların sosyal güvenceleri ve hakları yönünde yaptıkları çalışmalar, hastalar, hasta aileleri, çift taşıyıcı aileler, halka yönelik çalışmalar eğitim çalışmaları yapmanın yanında hasta ve hasta ailelerine yönelik maddi ve manevi desteklerimiz her alanda devam etmektedir. Ailelere yaptığımız ev ziyaretleri, çalışmalarında da ailelere çeşitli gıda yardımlarına devam etmenin yanında dernek olarak onlara bir nebzede olsa destek olma yolunda bir bütün olmaya özen gösterilmektedir. Onların dertleri bizim dertlerimizdir, gönül ister ki elimizden gelenin daha fazlasını yapabilelim hastalarımızın ve ailelerinin memnuniyeti sağlamak bizlerin daha çok mutlu edecektir. Dernek olarak bizler yardım konusunda tüm halkımızdan da destek bekliyoruz, alacağımız destekler elimizi güçlendirip hastalara daha iyi hizmet götürmemizi sağlamanın yanında bu insanların hayata tutunmalarında ümit ışığı olacağı gibi topluma kazandırılmaları yönünde pozitif etki yaratacaktır. Dernek olarak biz çalışmalarımızı her zaman basın-yayın oranları aracılığıyla değerli halkımıza aktardıkça halk ile hastalar ve aileleri arasında bir güven köprüsü yaratmış olacağız.” dedi.
 
 
 
Altı çocuk babası olduğunu söyleyen Aile babası Nurettin Sağaltıcı eşiyle hiçbir akrabalık bağı olmadığını dile getirerek, “1980’li yıllarda evlendiğim için o yıllarda taşıyıcılık ile ilgili kan testi yapılmıyordu. Yapılmadığından dolayı ikimizin de taşıyıcı olduğunu bilmemize imkân yoktu. Bu durumu bilmiş olsak ya evlenmezdik ya da eşim gebe kaldığında doğum öncesi (prenatal)  tanı testini ihmal etmezdik çünkü şuan 3 çocuğumda rahatsız bunlardan oğlum 29 yaşında kızlarımdan biri 24,  diğeri de 17 yaşında, evlatlarım; ne çocukluk, ne gençlik yıllarını çağdaşları gibi gönüllerince yaşayamadılar,  bunlar bir anne ve baba için çok üzücü bir durum,  içinizi kemiren, sizi eritip bitiren, acı bir hayat  öyküsüdür bizler için çünkü yıllarca çocuklarım şifa bulsun diye yurt içinde birçok hastanelere götürdüm ama maalesef bu hastalıkların kesin tedavisi yok, olmamakla beraber bu hastalıklar bir aile için çok büyük maddi ve manevi külfet  demektir.” ıfadelerinde bulundu.  

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir