ınceleyip Göreceğiz

 “Komisyonumuz, Hatay’a da bundan 7-8 ay önce de gelmişti. Bu ve benzeri iddiaları yerinde incelemiş, ama bu iddiaların baki olmadığı görülmüştü. Muhalefetteki arkadaşlar da bu raporlara imza atmışlardı. 
 
 
Dolayısıyla böyle bir alanda, yine birtakım spekülatif iddialar olabilecek, bilemiyoruz incelemelerde göreceğiz. Son dönemde ortaya atılan iddialar bizim bu konuda duyarsız kalamayacağımız bir konu olarak gündeme geldi”
 
 
 
AA
 
 
 
Beraberindeki Mülteciler Alt Komisyonu üyeleri AK Parti Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir, AK Parti Konya Milletvekili Kerim özkul ve MHP ıstanbul Milletvekili Atila Kaya ile birlikte Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz’i ziyaret eden TBMM ınsan Haklarını ınceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer üstün ziyarette yaptığı konuşmada, “Hatay’a da bundan 7-8 ay önce yine komisyonumuz gelmişti.
 
 
 
 Bu ve benzeri iddiaları yerinde incelemiş ama bu iddiaların baki olmadığını o zaman görmüştük. Muhalefetteki arkadaşlarımız da bu raporlara imza attılar. Dolayısıyla böyle iddialı bir alanda, birtakım yine farklı birtakım spekülatif belki olabilecek, belki de bilemiyoruz incelemelerde göreceğiz, iddiaların ortaya atılması, bizim bu konuda duyarsız kalamayacağız bir konu olarak gündeme geldi” dedi.
 
 
 
“80 Bin’e Yakın Suriyeli Var”
 
 
 
Göç olayına genel çerçeveden baktıklarını ve bunu bir insan hakkı sorunu olarak algıladıklarını dile getiren Komisyon Başkanı üstün, Bu insanların durduk yere memleketlerinden göçüp buralara gelmediklerini ifade ederek, “Başta can güvenliği ve mal emniyeti olmak üzere çok önemli insan hakları ihlalleriyle karşı karşıya kalan ve Türkiye’ye sığınan bu insanlara kucak açmanın temel insani görevlerden bir tanesi olduğunu belirterek, “Türkiye’nin, göç olgusunda Avrupa ülkelerinden ve batıdan çok daha ileride olduğunu iddia edebilirim. Hem uygulamalarıyla hem de pratikleriyle ileride, çünkü şu anda misafir ettiğimiz 80 bine yakın Suriyeli vatandaş var. Bunların dışında ülkemizde 30 bin civarında da başka ülkelerden gelmiş, Sakarya’da, Edirne’de, ıstanbul’da farklı illerde barınan göçmenler var. Dolayısıyla bu kadar fedakar bir yaklaşımla bakıyoruz. 
 
 
 
Hem devletimiz, hükümetimiz, kurumlarımız hem de insanlarımız can siperane bir şekilde bu insanlara yardımda bulunuyor” diye konuştu. 
 
 
 
 “Avrupa’dan Daha ıleri Bir Göç Kanunu’na Sahibiz”
 
 
 
üstün, meclisin yeni bir göç kanunu çıkardığını ve bunun çok ileri çağdaş bir göç kanunu olduğunu kaydederek, şunları söyledi: 
 
 
 
“Bizim komisyonumuzdan da geçti, muhalefetteki arkadaşlarımız da destek verdi, bizler destek verdik ve Avrupa ülkelerinden daha ileride bir hukuka sahip olduk. 
 
 
 
Açık kapı politikasını izliyoruz. Geleni iade etmeme anlayışı içerisinde görev yapıyoruz. Ayrıca hükümetimiz, milletimiz, devletimiz bu kadar fedakarlık gösterirken ınsan Hakları Komisyonu’nun da bu meseleye son derece duyarlı bir bakışı var.
 
 
 
 Bizim dönem boyunca kapatmadığımız birkaç alt komisyonumuz var.
 
 
 
 Bunlardan bir tanesi de Mülteciler Alt Komisyonu’dur. Sürekli, incelemelerde bulunur, ülkemize gelen bu insanların ülkemizde rahat etmesi için raporlar yayınlarlar, incelemelerde bulunurlar, tavsiyelerde bulunurlar. 
 
 
 
Nitekim Hatay’a da bundan 7-8 ay önce yine komisyonumuz gelmişti. 
 
 
 
Bu ve benzeri iddiaları yerinde incelemiş ama bu iddiaların baki olmadığını, o zaman görmüştük. Muhalefetteki arkadaşlarımız da bu raporlara imza attılar.
 
 
 
 Dolayısıyla böyle iddialı bir alanda, birtakım yine farklı birtakım spekülatif belki olabilecek, belki de bilemiyoruz incelemelerde göreceğiz, iddiaların ortaya atılması, bizim bu konuda duyarsız kalamayacağız bir konu olarak gündeme geldi.
 
 
 
 ınsan Hakları Komisyonu tekrar konuyu incelemek için Hatay’a gelmiş bulunuyoruz. Biz baştan beri göstermiş olduğunuz özveriden dolayı bütün kurum kuruluşlara, buradaki ekibe teşekkür ediyoruz. 
 
 
 
Bu gelen insanlar bizim misafirimizdir. Hiç kimse durduk yerde evini, barkını, ülkesini terk etmez. Bunlar sıkışık bir zamanda bize sığındılar, o bakımdan yarının ne olacağı belli olmaz.
 
 
 
 Dar zamanda komşu komşuya mutlaka muhtaçtır. O bakımdan inşallah arzu ediyoruz ki, diliyoruz ki Suriye’deki olaylar bir an önce son bulur, bu insanlar da kendi evlerine, barklarına kavuşurlar diyoruz.” 
 
 
 
“Arap Baharı Suriye’yi de Etkiledi”
 
 
 
Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz de, Arap Baharı, adına her ne denilirse denilsin Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin komşu ülke Suriye’ye de yansıdığını kaydetti. 
 
 
 
Suriye’de bir kaos, kargaşa yaşanmaya başlandığını ifade eden Lekesiz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin konuyla ilgili durduğu yerin, Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması, toplumun haklı demokratik taleplerinin karşılanması ve can güvenliği dolayısıyla insani ve vicdani gerekçelerle bize sığınanların insani ve vicdani gerekçelerle kabul edileceğinin defalarca tekrarlandığını söyledi. 
 
 
 
Lekesiz, “Can güvenliği sorunum var” diyenlerin, bundan 1,5 yıl önce Hatay ilinden giriş yaptığını hatırlatarak, o gün bugündür Hatay’ın yanı sıra Kilis, Gaziantep, Kahramanmaraş, Osmaniye şanlıurfa gibi illere de misafirlerin yerleştirilmeye başlandığını belirtti.
 
 
 
“Hatay’ın Basında Bu şekilde Yer Almasını ıstemezdik”
 
 
 
Misafirlerden bir bölümünün, ziyarete konu olanların asker kökenli kişiler olduğunu hatırlatan Lekesiz, şunları kaydetti: 
 
 
 
“Hatay’ın bu şekilde medyada yer almasını biz de arzu etmezdik. Hatay, gerçekten başta sevgisi, barışı, kardeşliği olmak üzere ülkenin sosyal ekonomik hayatına çok ciddi katkılarda bulunan bir yer. Ama bir şekilde basında bu yönleriyle yer aldı.
 
 
 
 Doğrusu misafirlerimiz, asker kökenli oldukları için geldikleri andan itibaren can güvenlikleri dolayısıyla kendilerinin ve ülkelerindeki yakınlarının can güvenlikleri nedeniyle basında görüntülenmeyi arzu etmediklerini, böyle bir şeyi doğru bulmadıklarını belirttiler.
 
 
 
 Bu taleplerine rıza gösterildi ve burayı siyaset kurumundan, başka kurumlardan hemen hemen sayın bakanlar dahil, bunu öğrenince saygı gösterdiler ve ziyaret etmediler. Diğer çadır kentlerle ilgili AK Parti’den 8, CHP’den heyetler 4, MHP’den 5 defa yanlış hatırlamıyorsam BDP’den de 1 defa olmak üzere çadır kentlerimiz ziyaret edildi.”