İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Kesk’li Kadınlar Haykırıyor…

Duyarsızca kalınan her günün bedelini kadınlar ödüyor…
 
KESK’li kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yoksulluğa, savaşa, şiddete ve krize karşı alanlarda olacaklarını bildirdi ve kadına yönelik şiddeti, kadının kamusal alanda ve sokaklarda dışlanmasını, tacizleri ve tecavüzleri protesto etti.
 
şiddet olaylarının AKP tarafından umursanmadığını belirten KESK’li kadınlar, AKP’nin yasalar kanadıyla kadını mağdur ettiğini, kadın katliamları her geçen gün artarken, evlilik yaşının 17’den 14’e çekilmek istendiğini, her gün tanımadıkları binlerce kadının cinsel tacize uğrarken, tecavüz edilirken bir kadının tecavüzcüsü ile evlendirilmesinin yasallaşmasının önünün açılmak istendiğini, tecavüz eden erkeğin nerdeyse ödüllendirildiğini dile getirdiler. 
 
Kadının toplumsal yaşamın eşit ve özgür bir parçası olduğunu, toplumsal yaşamın eril zihniyetin arındırılarak kadının toplumsal yaşamın tüm alanlarına eşit ve özgür katılması gerektiğini dile getiren KESK’li kadınlar, “kadınların sokakların sahibi olduğunu, belli zamanlarda değil istediği her an korkusuzca sokağa çıkabileceğini belirtiyoruz” dedi.
 
Duyarsızca geçen her günün bedelini bir kadının ödediğini ifade eden KESK’li kadınlar, “Sizden olmayan herkesin ‘öteki’ olduğu bu ülkede, ülkenin mevcut halini sevmeyen, ama terk edip de gitmeyen, inatla direnen ve mücadele eden kadınlar var” dedi.
 
Kadınlara ve çocuklara karşı her geçen şiddet ve istismarın artığına dikkat çeken KESK’li kadınlar, “Artan bu şiddet ve istimrara karşı AKP Hükümeti’nin hiçbir önlem almaması ve hatta mevcut hukuki düzenlemelerin bile uygulanmadığına şahit oluyoruz.
 
*Kadınlar tarihin her döneminde şiddete maruz kalmıştır.
*Kadın mücadelesi şiddetle mücadele hesaplaşmasıdır.
*Kadınların şiddete en çok uğradıkları dönemlerden birisi de savaş dönemleridir.
*Tecavüz bir savaş taktiği, bilinçli bir politika olarak otoriteler tarafından kullanılıyor ve teşvik ediliyor.
*Savaşın bir sonucu olarak göç etmek zorunda kalan kadınlar, mülteci kamplarında cinsel taciz ve fiziksel şiddetle karşılaşıyor” dedi.
Yerel seçimlerin yaklaştığı bir süreçte kadına ilişkin proje sahibi olmayan hiçbir siyasi partiye oy vermeyeceklerinin altını çizen KESK’li kadınlar, “Kadın sığınma evleri, kadın eğitim merkezleri kurmayan hiçbir partiye oy yok” dedi.
 
Türkiye’de kadınlara ve çocuklara uygulanan şiddetin ve istismarın gün geçtikçe arttığına dikkat çekerek, şiddet ve istismarın neredeyse sıradanlaştığını söyleyen KESK’li kadınlar, kadınların tacize ve tecavüze uğradığına ve intihara zorlandığına, Ekonomik krizden de en çok kadınların etkilendiğini kaydeden KESK’li kadınlar, “Krizler en çok emekçileri etkiliyor.
 
Yoksulluk açlık ve sefalet arttıkça kadınlara yönelik şiddette artış gösteriyor. Krizin faturası emekçilere ve kadınlara ödettirilemez” dedi.
 
KESK’li kadınlar, kadınları kapsayan, kadınlara pozitif ayrımcılık yapan bir istihdam politikası yürütülmesi gerektiğini de belirtti.

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir