şehitlere Saygı Yürüyüşü…

Hatay Alperen Ocakları Ortaöğretim masasının organize ettiği “şehitlere Saygı Yürüyüşü” 07.11.2009 Cumartesi günü gerçekleştirildi. Alperen Ocakları binasının önünden başlayan sessiz yürüyüş, Antakya şehitler Mezarlığı’nda yapılan dualarla sona erdi.
 
Konu ile ilgili Alperen Ocakları ıl Başkanı Feşi AYAN’ın açıklaması şu şekilde:“Habur’dan başlayan ve kısa sürede tüm yurda yayılan çirkin görüntüler sonrası kendiliğinden oluşan milli refleks,Hataylı genç  Alpererenler üzerinde de bu şekilde tezahür etmiştir. Her ilde gösterilen alternatif tepkilere Hatay’ın genç Alperenleri’de bu sessiz fakat anlamlı yürüyüşle destek vermiştir.
 
ABD’nin Irak’taki bekçisi Barzani’nin peşmergeleri rahat etsinler diye; açılım suyunda vaftiz edilerek ülkemize yollanan PKK’lı teröristlerin karşılama törenleri hesap edilmedi herhalde. Terör bitecek ve analar ağlamayacak öyle mi?Peki, şu ana kadar verilen şehitlerin, her yeni güne yürek dağlayarak ve hüngür hüngür ağlayarak başlayan anaların hesabını kim verecek?Bu sinsi hesaptan kim kâr sağlayacak?Büyük Ortadoğu Projesinin son adımları atılıyor.
Otuz senelik terör bir çırpıda bitecek. Ne güzel…Bu sihirli değneği niçin daha evvel kullanmak gelmedi aklınıza.Bakınız Ali Bulaç bile ne diyor bu konuda;“Açıkça Kürt açılımında niçin bu kadar acele edildiğini, -aralık ayına kadar bu iş bitirilmeli-den ne anlaşılması gerektiğini bilmiyorum. PKK’lılara af –en son adım- olmalıydı. Sanki dışarıdan yapılan empozeler ve içeride açılım projesine akıl verenler hükümeti yanılttılar gibime geliyor.”
Evet, bu sinsi planın uygulayıcılarının dışarıdan empoze edildiği bir gerçek. Fakat bu gerçeği hala göremeyenler var.Siz gerçektende PKK’nın biteceğine inanıyor musunuz?Hiçbir yasadışı örgüt şımartılarak ve muhatap alınarak yok edilemez.Hainleri muhatap alanlar bu millete ihanet ettiklerini bilmiyorlar mı?Bu mesele hiç kimsenin şahsi meselesi değildir.ülke meselesini ülküsü olmayanlar çözemez.ılkesiz ve ülküsüz bina edilen, tapusu millet olmayan her yapı çürümeye ve yıkılmaya mahkûmdur.”