İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sektörde 5 milyon ınsan Çalışıyor…

“Hoşgörünün Yüzyıllık Türküsü: Antakya” belgeselinde, Narenciye sektörünün ülkemiz açısından stratejik öneme sahip olduğunu belirten Akdeniz Yaş Sebze ve Meyve ıhracatçıları Birliği Başkanı Ali Kavak, bu sektörde yaklaşık 5 milyon insanın çalıştığını söyledi. “Narenciye sektörü ülkemizin ekonomisi için önemli bir kaynak yaratıyor. Sadece narenciye değil, fındık, zeytin gibi ürünler için de Tarım Bakanlığı koordinasyonunda Konseyler kuruldu. Bu konseyler ve tanıtımlar sektörleri geliştiriyor, ülke kalkınmasına katkı sağlıyor” diyerek konuşmasını sürdüren işadamı Ali Kavak, “örneğin bu yıl, tanıtımda Rusya’ yı pilot bölge seçtik. Tarkan’ ın yer aldığı reklâm tanıtım filmi çok ilgi gördü. Bunun yararını mutlaka göreceğiz. Bu çalışmalarla temel amacımız, narenciye üretimini ve ihracatını artırıp üst seviyeye çıkartmaktır. ülkemizin ekonomisine katkı sağlamaktır. Gayemiz budur.
üretici ve ihracatçı olarak birçok sorunumuz vardı. Bu sorunların tespiti ve çözüme kavuşturulması için bu konseyler kuruldu. çok başarılı projeler ve çalışmalar yapıldı. Bunlara bağlı ‘narenciye tanıtım grubu da kuruldu. Bu grubun başkan vekilliğini yapıyorum.” dedi.
Altyapı ve konaklama tesisleri eksik…
ışveren olarak daha çok yatırım yapmak, istihdam yaratmak ve insanlara iş olanağı sağlamak için canla başla çalıştığını; bu çabanın kendisini daha çok mutlu ettiğini söyleyen Akdeniz Yaş Sebze ve Meyve ıhracatçıları Birliği Başkanı Ali Kavak, Hatay’ın sorunlarından kurtulması ve marka kent olması koşullarının tamamlanması için çaba verdiğini söyledi. “Hatay’ın inanç ve kültür turizminin önemini herkes biliyor. Ama bizim de tespit ettiğimiz bir kaç eksiklik var. Altyapı ve konaklama tesisleri eksik. Havaalanı Hatay’a ivme kazandırdı, daha da kazandıracak. Geleceğe dair çok umutluyuz, birkaç yıla kadar çok büyük yatırımlar yapılacak. çok büyük projeler hayata geçecek. Tabi bu yatırımlarla Hatay kalkınıp gelişecek” şeklinde konuşan Kavak, “Ama toplum olarak kardeşliğimizi ve birlikteliğimizi daha çok pekiştirir, dayanışma bilincini yükseltir ve Hatay’ın sorunlarını çözersek Hatay dünyada bir marka olur. çalışmalarımızın hedefi bu yönde olmalıdır. Benim birçok bürokrat arkadaşım var. Buraya gelen, bir daha gitmek istemiyor. Farklı dinler, inanç ve kültürler Hatay’ın zenginliği. Toplumu asla ayrıştırmayız, ayrıştırılmasına izin vermeyiz. Bunlar bizim avantajımız ve zenginliğimiz. Burada yaşamak ayrıcalıktır. Hatay olarak doğru yoldayız ve burada yaşamaktan mutluyuz.” ıfadesinde bulundu.

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir