İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Susmayacağız Direneceğiz

KESK Dönem sözcüsü Ayhan Erkal, KESK Genel Başkanı Lami özgen’in de içinde bulunduğu toplam 71 yönetici ve üyenin gözaltına alınmasına tepki gösterdi.
 
 
 
Haber Merkezi
 
 
 
KESK Hatay Dönem sözcüsü Ayhan Erkal yaptığı açıklamada, önceki gün gerçekleştirilen şafak operasyonu ile KESK Genel Başkanı Lami özgen’in de içinde bulunduğu toplam 71 yönetici ve üyenin gözaltına alınmasına tepki gösterdiklerini söyledi.
 
 
 
Tutuklamaları eleştirerek tutukluların biran önce serbest bırakılmasını isteyen KESK Hatay Dönem Sözcüsü Ayhan Erkal, “Türkiye’nin dört bir yanında üye ve yöneticilerimize yönelen keyfi gözaltı ve tutuklamalarla kuşatılmaya çalışılıyoruz. Bugün sabah gerçekleştirilen şafak operasyonu ile Genel Başkanımızın da içinde bulunduğu toplam 71 yönetici ve üyemiz gözaltına alınmıştır.” dedi.
 
 
 
KESK Dönem sözcüsü Ayhan Erkal, KESK Genel Başkanı Lami özgen’in de içinde bulunduğu toplam 71 yönetici ve üyenin gözaltına alınmasına tepki gösterdi
 
 
 
Baştarafı 1’de
 
 
 
“Sayının Artmasından Kuşku Duyuyoruz”
 
 
 
Uzun bir süredir Konfederasyonları üzerinde baskı yaratıldığını iddia eden Erkal, “AKP hükümeti baskıcı ve anti demokratik uygulamalarına boyun eğmeyen ve sesini yükselten KESK’in üye ve yöneticilerini gözaltına alarak KESK’i sindirebileceğini ve susturabileceğini sanmaktadır. Uzun bir süredir konfederasyonumuz üzerinde yaratılan baskılar sonucu toplam 39 üye ve yöneticimiz tutuklu iken, bugün yurt çapında gerçekleştirilen şafak operasyonları ile toplam 71 yönetici ve üyemiz gözaltına alınmıştır.” ıfadelerini kullandı.
 
 
 
Gözaltına alınanların sayısının artmasından kaygı duyduklarını belirten KESK Dönem sözvüsü Ayhan Erkal, “AKP, sendikal hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi mücadelesi veren herkesi gözaltına almaya, tutuklamaya adeta karar vermiş durumda. Son dönemde örneklerini sıkça görmeye başladığımız bu tür gözaltıların, demokratikleşme söylemlerinin arttığı, yeni anayasa tartışmalarının yapıldığı, “yargı paketleri”nin hazırlandığı bir dönemde gerçekleşmiş olması dikkat çekicidir. ınsanca bir yaşam ve demokratik bir ülke isteyen herkes hedef tahtasındadır.
 
 
 
“Gözaltılar Tesadüf değildir”
 
 
 
Diğer taraftan yaşanan gözaltılar, bizler açısından şaşırtıcı olmadığı gibi, yürüttüğümüz kararlı mücadeleden duyulan rahatsızlığın göstergesidir.  Daha öncekiler gibi bugün gerçekleşen gözaltılar da kesinlikle tesadüf değildir. Gözaltına alınan arkadaşlarımızın tek ortak noktası yıllardır kamu emekçileri mücadelesinin içinde kararlılıkla yer almaları ve Kürt olmalarıdır. AKP, kendisi gibi düşünmeyen Kürt’lerin siyaset yapmasına tahammül edemediği gibi sendikacılık yapmasına da tahammül edememektedir. Sadece son bir yıl içerisinde 26 yönetici ve üyemizin tutuklanmış olması KESK üzerinde yaratılan baskıların sistematik bir hal aldığını göstermektedir.” dedi.
 
 
 
KESK’e yönelik olarak gerçekleştirilen bu gözaltı ve tutuklama furyasının tek amacının mücadelelerini yıpratmak ve kamuoyunun kafasında soru işaretleri oluşturmak olduğunu ifade eden Erkal, “Bizleri ve mücadelemizi bu tür baskılarla, göz altılarla sindireceklerini sananların büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz. 
 
 
 
KESK olarak her şeye rağmen,  bizleri baskı altına almaya çalışan, haklı mücadelemizden döndürmeyi amaçlayan her türlü hukuk dışı ve fiili uygulamaların karşısında geçmişte olduğu gibi, bugün de sessiz kalmayacağız. örgütlü gücümüzün böylesi sindirme politikalarına boyun eğmeyecek kadar kararlı ve köklü olduğunun bilinmesini istiyoruz.” dedi.
 
 
 
“Yılmak Yok Mücadeleye Devam”
 
 
 
Demokratik, barış içinde, eşitlikçi ve özgürlükçü bir Türkiye yaratma talebimizden asla vazgeçmeyeceklerini ifade eden Erkal açıklamasının devamında şu görüşlere yer verdi; “üzerimizde yaratılan kuşatmaya karşı tarihsel ve toplumsal sorumluluklarımız çerçevesinde mücadele geleneğimizden aldığımız güçle yolumuza devam edeceğiz. Birileri “durmak yok yola devam” diye dursun, bizler de “yılmak yok mücadeleye devam” diyerek dimdik ayakta duracağız. Tüm dostlarımızla birlikte bu baskı ve sömürü düzenine karşı direnmeye devam edeceğiz.
 
 
 
Tek suçları sendikal hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi mücadelesi vermek olan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, KESK üzerindeki baskılara son verilmelidir.”

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir