Tarihe sahip çıkılması gerekirken…

     Hıristiyanların hac yeri olarak kullandıkları St. Pierre Kilisesi ile Habibi Neccar Dağı çevresinde kurulu olan taş ocakları, tarihi değerlere zarar vermeye devam ediyor.
 
     çeşitli kurum ve kuruluşlar ile kişilerin konuyla ilgili açıklamalarına aldırmadan faaliyetlerini sürdüren Taşocakları, St. Pierre Kilisesi ile Habibi Neccar Dağı’nı yok etmeye devam ediyor. Habib-i Neccar Dağı eteklerinde bulunan St. Pierre Kilisesi, Habib-i Neccar ziyareti, Antiokheia şehir surları ve Demirkapı anıtı gibi kent turizmi için önemli olan tarihsel değerlerin bir bütün olarak korunması gerektiği yönündeki açıklamalara inat, Taşocakları faaliyetlerini sürdürüyor.
 
     Taşocaklarının bölgedeki faaliyetleri sebebiyle, bu yıl St. Pierre Kilisesi’ne gelen turist sayısında da ciddi düşüşler olduğu tahmin ediliyor. Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz çevre halkı, yaşanan bu sorunun, Hatay turizmini doğrudan etkilediğini belirterek; Turizmin, halkın iş ve geçimi için çok önemli bir gelir kaynağı olduğunu ifade ettiler ve yetkililerin bu konuya bir an önce çözüm getirmesini beklediklerini vurguladılar.
 
    Vatandaşlar, “Taşocaklarının bu bölgedeki faaliyetlerinin durdurulması, St. Pierre Kilisesi ile Habibi Neccar Dağı’nın korunmasının yanında, Turizm ve tarihi değerlerin korunması, bu faaliyetten geçimini sağlayan esnaf ve sanatkârların yanı sıra, Antakya’da, son zamanlarda sayısı artan üst düzey turistik otellerin doluluk oranının arttırılması için de son derece önemlidir.
 
     Bu bağlamda iki semavi din olan, Hıristiyan ve Müslümanlık için son derce önem taşıdığı kesin olan, St. Pierre Kilisesi ile Habibi Neccar Dağı’nın korunması tüm Antakyalıların beklentisidir” diye görüşlerini belirttiler.