İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Atatürkçü düşünceye saldırı…

Atatürkçü Düşünce Derneği Hatay şubesi başkanı Yard. Doç.Dr Kezban Kuran yazılı olarak yaptığı basın açıklamasında ADD Denizli şubesinin uğradığı saldırıları kınadığını belirti.
Kezban Kuran; “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları sırasında bayram kortejine girmek isteyen Denizli Atatürkçü Düşünce Derneği üyelerinin uğradığı şiddet ve saldırıları büyük bir üzüntü içinde izledik. Atatürkçü düşünceyi, Cumhuriyeti ve Cumhuriyet kazanımlarını korumayı en büyük amaç edinmiş derneğimiz üyelerini bayram kortejine sokmama adına onlara yöneltilen saldırıları nefretle kınıyoruz. Bu saldırıları kişilere değil, Atatürkçü düşünceye yöneltilen saldırılar olarak görüyoruz.
Ne acıdır ki demokrasi havarisi kesilen ve demokratik açılımı kayıtsız şartsız destekleyen kimi aydınlar, bu saldırıyı demokrasi adına içlerine sindirmiş, hiçbir tepkide bulunmamışlardır. Onların savunduğu demokrasi Kemalist devrime karşı olanların yaptıklarını savunmaktan ibarettir. şurası iyi bilinmelidir ki Denizlide Atatürkçü Düşünce Derneği  üyeleri  Cumhuriyet Bayramını provoke etmek için değil coşkuyla  kutlamak amacıyla kortejde yer almak istemişlerdir.
Teröristlerin ülkemize gelişini bayram ve miting havasında kutlayanlara, zafer işareti yapanlara susanlar, kurtuluş ve kuruluş bayramımızı kutlatmak isteyen Atatürkçülere tahammül edememektedir. Onlara bir terör çetesine gösteremedikleri davranışları reva görmüşlerdir. Atatürk’ün Bursa Nutku, tamda içinde bulunduğumuz süreci ve bu olayı anlatmaktadır.
  Atatürk Bursa Nutkunda diyor ki, “Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır” demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.  Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır.
Genç, “Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir” diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, “demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre düzenlemek gerek”diyecektir.  Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, “ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.”  ışte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!”.
 
Atatürkçü Düşünce Derneği üyeleri olarak gücümüzü ve inancımızı O büyük önder Mustafa Kemalin ilke ve devrimlerinden alıyoruz. O’nun Bursa Nutkunda belirttiği gibi ne ile karşılaşırsak karşılaşalım bu ülkeyi, Cumhuriyeti ve Cumhuriyet kazanımlarını koruma ve geliştirme konusunda  kararalıyız.” dedi

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir