İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

“ığrençlik, kalleşlik, kahpelik!..”

Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, Ergenekon soruşturması kapsamında 5 ay süreyle dinlendiğini açıkladı. Soruşturmayı yürüten savcıların görevi kötüye kullandıklarını belirten Paksüt, Adalet Bakanı’nı resen soruşturma başlatması için göreve çağırdı. Paksüt, “Savcılar hakkında suç duyurusunda bulunuyorum” dedi.
 
Anayasa Mahkemesi BaşkanVekili Paksüt, 5 Nisan 2008 tarihinden itibaren dinlenildiğini söyledi.
 
 
Paksüt, Ergenekon savcısı Zekeriya öz’ün dinleme tutanağını; dinleme başladıktan tam beş ay sonra Anayasa Mahkemesi’ne gönderdiğini açıkladı.
 
 
Paksüt, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili olduğunu hatırlattı, kendisiyle ilgili izlenen yöntemin Anayasa ve yasalara aykırı olduğunu belirtti, “Osman Paksüt’ü hedef alan bir tertip var. Korsan soruşturma yürütülüyor” dedi.
 
 
Osman Paksüt Ergenekon savcılarını yetkilerini aşmak ve görevlerini kötüye kullanmakla suçladı.
 
 
Paksüt, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nı göreve çağırdı, hakkındaki iddialarla ilgili mahkemenin de yasaların öngördüğü biçimde hareket etmesini istedi.
 
 
Paksüt, “Savcılar benimle ilgili dinleme yapamaz. Benimle ilgili yetki Anayasa Mahkemesi’nin. Bu iş şaibeli kalmamalı. Ben bunu kendi mahkememden ve üyelerinden rica ediyorum, kendilerini göreve çağırıyorum. Eğer Sayın Başkanımız bunu işleme koymadıyda çok vahim bir durumdur. O koltuktan derhal kalkması gerekmektedir” diye konuştu.
 
 
“SAVCILAR GöREVLERıNı AşTI”
 
 
Paksüt, “Ben savcıların burada görev ve yetkilerini direk aştığını ve Anayasa Mahkemesi başkanlığına dilekçeyi gönderirken nasıl bir suça ilişkin şüphe duyduklarını açıklamayıp eşi ile aynı kişilerle konuşma yapmasını gerekçe göstermelerini kasti buluyorum. Ben yetkili olmadıkları şekilde soruşturma yapmalarını kasti görüyorum. O yüzden Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun duruma el atmasını bekliyorum. Ama bu kurul Adalet Bakanlığı’nın görev sınırları içinde” dedi.
 
 
Dünden itibaren yeni adalet bakanının geldiğine dikkat çeken Osman Paksüt, “Kendisini tanımıyorum. Kendisi hakkında da önyargım yok. Ancak neden adı konulmayan, örtülü dolaylı bir soruşturma yapıldığını savcılara sormak istiyorum” şeklinde konuştu.
 
 
“Tamamen beni hedef alan bir tertip var” diyen Paksüt, “Adalet Bakanı resen soruşturma başlatmalı” ifadesini kullandı.
 
 
FERDA PAKSüT’üN DURUMU
 
 
Osman Paksüt, “Ferda hanım AKP’nin kapatma davasıyla çok mu ilgiliydi?” sorusu üzerine şunları söyledi:
 
 
“Ferda Paksüt’ün ben burada ne savunucusuyum, ne de avukatıyım, ne de iddia edilen örgütün (Ergenekon) ne lehindeyim ne aleyhindeyim. Bu programa çıkarken yargıya müdahale gibi bir niyetim yok. Ferda hanım mahkemeye çıktığında gerekeni anlatır ve bağımsız mahkeme kararını verir”….
 
 
SEKRETERıNıN DEğışTıRıLMESı
 
 
Osman Paksüt, sekreterinin neden değiştirildiği sorusu üzerine de, “Evet sekreterim bana sorulmadan değiştirildi. Burada yargısız infaz yapılan kişi, onuru zedelenen bir terör örgütünün propagandacısı olarak gösterilen, bu şekilde karalamalara, yargısız infazlarla mağdur olan kişi olarak buraya çıktım” dedi.
 
 
“Bana bunu neden yaptıklarını bende anlayamadım” diyen Paksüt, “Ben seçildiğim gün iğrenç bir paçavrada “cellat Ali’nin torunu Sezer tarafından Anayasa Mahkemesi’ne üye seçildi” diye başlık atıldı. Burada cellat denilen Atatürk döneminde bakanlık yapmış kişidir. Burada örtülü bir kin var” ifadesini kullandı.
 
 
“YöNTEMLER, SıNSıCE, KALLEşçE”
 
 
“Eşinizin kapatma davasında bu kadar içinde olması konuşması, organizasyonlara dahil olması, onları takip ediyor olması sizce hoş bir durum mu? sorusuna ise Paksüt, “Hoş olup olmama, etik olup olmama, insanların arkasından dedikodu yapıp yapmama terör örgütüyle ilgili olan konular değil.” diye cevap verdi.
 
 
Paksüt, eşinin sözlerinin tek başına yasalara göre suç olmadığını öne sürdü. Telefon dinlemeye tepki gösteren Paksüt, “Bu tür yöntemler sinsice kalleşçe yöntemler. şunu söylüyorum, hukukun öngördüğü bir şeye nasıl sinsi kalleş dersin? Adam öldürmek cinayettir, ama güvenlik kuvvetlerine kurşun sıkan bir teröristin öldürülmesi cinayet değildir. çünkü orada cinayet olmaktan çıkmış, hukuka aykırılık hali kalkmıştır. Tekrar ediyorum, insanların konuşmalarını dinlemek çirkindir, sinsidir, iğrençtir, kalleşliktir, kahpeliktir. Ama suçların cezasız kalmasını önlemek için çok sınırlı hallerde ve çok özenle kullanılmak şartıyla hakim kararıyla adalete ulaşabileceğinin yöntemi kabul edilmişse o şekilde kullanılmalıdır.” diye konuştu.
 
 
“Ferda Paksüt, bu konuşmaları yapmış olsa bile terör örgütüne bilerek yardım suçunu oluşturmaz mı diyorsunuz?” sorusuna Paksüt, masuniyet karinesi gereği eşi Paksüt’ün suçlu olmadığını belirtti. Paksüt, “Ama hiçbir sanığı eşim de dahil korumak suretiyle mahkemeyi yönlendirmek istemem. Bunu mahkeme önümüzdeki aylarda inceleyecek ve karar verecektir, kararı da hep birlikte saygıyla karşılayacağız.” dedi.
 
HABERTüRK

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir