Eğitim-ış Sendikası, iç savaşın yaşandığı Suriye’nin sınır hattında bulunan ve yaşananlardan dolayı ekonomisi olumsuz etkilenen Hatay’da “Savaşa Hayır” mitingi düzenledi.
CHP Hatay milletvekilleri Hasan Akgöl ve Refik Eryılmaz ile Eğitim-ış Genel Başkanı Veli Demir’in de katıldığı mitingde sendikalılar, Saray Caddesi’nde bulunan sendika binasına yürümek isteyince olay çıktı. Emniyet güçleri, izin alınmadığı gerekçesiyle grubun yürümesine izin vermedi. Yapılan görüşmeler sonucu gruba pankart açıp, slogan atmamak kaydıyla yürüyüş için izin verildi.
Ellerindeki sendika flamaları ve dövizleri indirerek polisin aldığı geniş güvenlik önlemleri altında yürümeye başlayan eğitimciler sık sık slogan atınca grup, güvenlik güçleri tarafından durduruldu. Hatay Emniyet Müdürü Ragıp Kılıç, “Verdiğiniz sözü tutun, pankartları indirin. Lütfen slogan atmayın” diyerek eylemcileri uyarırken, bu uyarıya uyan eylemciler Saray Caddesi’ne kadar sessizce yürüdüler. Burada polis ve eylemciler arasında kısa süreli bir arbede yaşandı.
Yürüyüşün sonunda bir açıklama yapan Eğitim-ış Genel Başkanı Veli Demir, Afganistan ve Pakistan’da başlayan işgal sürecinin Irak işgaliyle sürdürüldüğünü belirterek, “Arap Baharı adıyla Mısır, Tunus, Libya’da sözde halk ayaklanmalarıyla mevcut siyasal yapılar değiştirilmiştir. Suriye’nin işgali ile ıran ve Türkiye’yi köşeye sıkıştırarak, Büyük Ortadoğu Projesi’ne son şeklini vermektir. Bu anlamda Suriye’den sonraki cephe Türkiye olacaktır” dedi.
Eylemde konuşan CHP Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz ise, Türkiye-Suriye sınırının ‘kevgire’ döndüğünü ileri sürerek, sınırda “Kimin girdiği kimin çıktığı belli değil. Bugün Türkiye’nin değişik illerinden ve ilçelerinden çalınan 200 araç Türkiye’den Suriye’ye götürülüyor, orada savaşta, kaçakçılıkta kullanılıyor. Ben yetkililere soruyorum. Bu 200 araç sınırdan nasıl geçti. Bunu yetkililerin derhal çıkıp açıklaması lazım” diye konuştu.
Suriye’ye demokrasiyi götüreceğiz dendiğini, olayların başında Suriye’ye gittiklerinde “Gittiğiniz yol yol değil, bölgeyi felakete sürüklüyorsunuz, derhal bu politikalarınızdan vazgeçin” dediklerini belirten Milletvekili Eryılmaz, “O tarihte daha 23 bin kişi ölmemişti. Geldiğimiz süreçte Suriyeli 60 bin vatandaş öldürüldü. Suriye’ye demokrasiyi götüreceğim diyenler, Suriye’ye ölüm, yıkım ve gözyaşı götürmüştür” dedi.
CHP Milletvekili Hasan Akgöl de,yaptığı konuşmada “Suriye’de 60-70 bin kişinin ölümüne sebep olan kim? Bu işi başlatan kim? Bu cinayetlerin başı kim? Müslümanım, imanlıyım diye geçiniyorsun bu insanların katline sebep oluyorsun. Allah en başta bunun hesabını sorar sana” ifadelerini kullandı.
Suriye ile Türkiye arasında akrabalık ilişkilerinin olduğunu, bu yüzden Suriye konusunu farklı kıldıklarını anlatan Milletvekili Akgöl, “Suriye bizim komşumuz değil kardeşimiz. Bu hükümet Suriye ile vizeleri kaldırdığı zaman onları alkışlamadık mı? O zamanda aynı hükümet vardı başımızda. Demek ki biz doğrunun yanındayız” şeklinde konuştu. Konuşması sırasında polislere dönerek, “Sizin de hakkınızı savunuyoruz” diyen CHP Milletvekili Hasan Akgöl, “Siz bize engel olmaya çalışıyorsunuz ama biz sizlerin de haklarınızı savunuyoruz. Ben dün polise hakları olan sendikal hakları verilsin diye Meclis’e bir yasa tasarısı sundum. Bu yakında gündeme gelecek. Biz polisin de haklarını savunuyoruz” dedi. Yapılan konuşmaların ardından bir süre slogan atan grup, olaysız bir şekilde dağıldı.
“Savaş zorunlu olmadıkça cinayettir” mitingi yapan Eğitim-iş Başkanlarının da katılımıyla Hatay’ın birlik ve beraberliğini kimseye bozdurmamak için eylem yaptılar. Eylem nedeniyle polis şehirde geniş güvenlik önlemleri aldı. Antakya öğretmen Evinde toplanan 81 ilin şube başkanı ve Eğitim-ış Genel Başkanı Veli Demir, ellerinde taşıdıkları savaş karşıtı pankartlarla şehit Mustafa Sevgi Caddesi’nden yürüyerek Mehmet Yeloğlu köprüsünden geçip Maksim Meydanı’ nda toplandılar…
Buradan ınönü Caddesi’nden yürüyerek Hürriyet Caddesi’nde bulunan sendika binası önüne gitmek isteyen eylemcilere polis izin vermedi. Yürümekte ısrar eden eylemcilere slogan atmadan ve pankart açmadan yürümelerine izin verilirken, konvoyda bulunanlar zaman zaman slogan atınca Hatay Emniyet Müdürü Ragıp Kılıç, konvoyun önünü kestirerek slogan atmaları halinde yürüyüşü durduracağı ikazını yaptı ve kaldırımdan yürümelerini istedi.
Konvoyda bulunan grup Erler Caddesi’ nde slogan atınca çevik Kuvvet Polisi müdahale ederek konvoyu yürütmedi. Bu arada polisle eylemciler arasında kısa bir tartışma yaşandı.Bunun üzerine Genel Başkan Veli Demir, guruba seslenerek slogan atmadan yürümelerini isteyince yürüyüşe yeniden izin verildi. Hürriyet Caddesi’ndeki Sendika binası önüne gelen eylemciler burada bir süre slogan attı. Burada bir konuşma yapan Genel Başkan Veli Demir, Emperyalizmin, Afrika’dan Uzak Doğu’ya sömürge alanları oluşturmak amacıyla bu büyük coğrafyadaki kurulu siyasi yapıları yeniden dizayn etme sürecinin hızla devam ettiğini söyleyerek konuşmasına başladı.
özellikle ABD güdümlü yeşil kuşak projesi ve büyük Ortadoğu projelerinin temelinde beslenen emperyalizmin bu coğrafyada amacına ulaşmasına önemli katkı sunduğunu ileri süren Başkan Veli Demir, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Afganistan ve Pakistan’la başlayan işgal süreci Irak’ın işgaliyle sürdürmüş, Arap baharı” adıyla Mısır, Tunus, Libya’da sözde halk ayaklanmalarıyla mevcut siyasal yapılar değiştirilmiştir. Emperyalizmin bu coğrafyada geldiği nokta, Suriye’nin işgali ile ıran ve Türkiye’yi köşeye sıkıştırarak, Büyük Ortadoğu Projesine son şeklini vermektedir. Bu anlamda Suriye’den sonraki cephe Türkiye olacaktır.
AKP iktidarının son on yılda uyguladığı dış politika ile Türkiye, adeta ABD’nin taşeronluğuna soyunmuş, Ulusal Kurtuluş savaşıyla emperyalizme diz çöktürmüş olan bu topraklar emperyalizmin üssüne dönüştürülmüştür. Suriye’nin işgali çerçevesinde hazırlanan senaryolar birer birer yürürlüğe girmekte, Türkiye emperyalizmin koçbaşı olarak savaşa sokulmaktadır.”
ıktidarın Desteklediği çapulcular Suriye’de Terör Estiriyor…
Eğitim-ış Genel Başkanı Veli Demir, konuşmasında iktidarın destek verdiği çapulcuların Suriye’de terör estirdiklerini iddialarına yer verirken, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“1 Mart tezkeresinden ders çıkarmayan siyasal iktidar, fütursuzca ABD’nin oluşturduğu ve desteklediği uluslar arası mobilize terör ordusunun yamyamlarını sınır illerimizde ikamet ettirmektedir. Böylece bu çapulcuların Suriye’de terör eylemleri düzenlemesine açıktan destek vererek Atatürk’ün ‘Yurtta barış, dünyada barış’ politikasını ters yüz etmektedir. Dün ‘One minute’ diyerek ısrail’e sözde efelenen Başbakan, bugün ABD ve ısrail ile birlikte dost ve kardeş ülke Suriye üzerinde savaş tamtamları çalmaktadır. Süleymaniye’de Türk askerinin başına çuval geçirilirken, yüz binlerce Iraklı Müslüman, ABD askerleri tarafından katledilip işkencelerden geçilirken sus pus olan Başbakan, Suriye’de yaşanan sorunlar karşısında adeta aslan kesilmektedir.
ABD, Irak’ta yaşadıklarını bugün Suriye’de yaşamak istememektedir. Bu nedenle yıllardır Türkiye üzerinden ekonomik, siyasal ve askeri operasyonlar yapılmaktadır. ülkemiz, pompalanan sıcak para ile ekonomik olarak kıskaca alınırken, siyasal iktidarca, NATO’ya ve emperyalizme muhalif kesimler, baskı altına alınarak korku toplumu yaratılmakta ve Suriye operasyonu için uygun koşullar oluşturulmaktadır.”
Eğitim-ış Genel Başkanı Veli Demir “ınsanlık tarihi bize vahşi kapitalizmin kanla beslendiğini defalarca göstermektedir. Bu kan ise mazlum ulusların kanıdır. Sömürgecilere karşı ilk Ulusal Kurtuluş Savaşını vererek başta Ortadoğu ve Asya halkları olmak üzere, tüm mazlum uluslara bağımsızlık ışığını tutmuş olan Türkiye’nin, bugün bu mazlum halklara karşı emperyalizmin taşeronluğuna soyunmuş olması oldukça düşündürücüdür. Ulusal kurtuluş savaşımızın önderi ve Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün söylediği gibi ‘Savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir’. Bu savaş emperyalist haydutların kirli savaşıdır.
ülkemizin bu kirli savaşa alet edilmeye çalışılması kabul edilemez.” şeklinde sürdürdüğü konuşmasında,“Emperyalizmin hedefi açıktır. Bölgede etnik ve mezhepsel temelli ‘site’ devletleri oluşturulacaktır. Böylece hem sömürü düzeni için dikensiz gül bahçesine dönüştürülmüş bir Ortadoğu, hem de rahat nefes alabilen ABD’nin ileri karakol ısrail’e yeni müttefikler yaratılmış olacaktır. Dün ABD destekli Barzani’ye ‘çapulcu’ diyenlerin bugün ‘Türkiye seninle gurur duyuyor’ diye tempo tutması oynanan oyununun bir dışa vurumudur.” dedi.
ABD ve ışbirlikçilerini Protesto Etmek ıçin Toplandık
Eğitim-ış Genel Başkanı Veli Demir, Beşar Esad’a destek için değil, ABD ve işbirlikçilerini protesto etmek için toplandıklarını dile getirdiği konuşmasının son bölümünde ise Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’ nu eleştirirken konuşmasını şöyle noktaladı:
“Emekçiler olarak bizler emperyalizmin çıkarları uğruna ülkemizin bir savaşa sürüklenmesine seyirci kalamayız. Arap halkı ile Türk ulusu bin yıldır kardeşçe ve dostça yaşamışlardır. Biz burada Esad’ı, BAAS’ı desteklemek için değil emperyalist ABD’yi ve işbirlikçilerini protesto etmek için toplandık. çünkü Suriye halkları ile Türkiye ulusunun ezeli bir kardeşliği, derin bir tarih bağı vardır. Ancak AKP’nin emperyalizme hizmet eden bu savaş politikası Hatay’ın huzurunu bozmuştur. Yıllarca birlikte yaşayan farklı kültürler, inançlar, etnik kimlikler diken üstündedir.
‘Sıfır sorun’ diyen neo Osmanlıcı Bakan Hatay sınırını koruyamamaktadır. Türkiye-Suriye sınırı yolgeçen hanına dönüşmüştür. Hatay’da kuşku ve güvensizlik ortamı oluşmuş, hırsızlık olayları artmış, ticaret bitmiş ve esnaf zor duruma düşmüştür. Eğitim-ış olarak tüm halkımızdan, bu kirli savaşa karşı tepkilerini yükseltmelerini, savaş karşıtı eylem ve etkinliklere destek vererek seslerini siyasal iktidara duyurmasını istiyoruz. Bu savaşın faturasını emekçimiz, dar gelirlimiz, köylümüz ve çiftçimiz kan ve yoksulluk olarak ödeyecektir. Bu nedenle hep birlikte ve güçlü bir biçimde ‘Savaş’a hayır’ ‘Yurtta barış, dünyada barış’ sloganlarını haykırmalıyız.”
İlk yorum yapan siz olun