İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sorun Katsayı Değil…

Eğitim-Sen Hatay şube Başkanı Servet Kavukoğlu, “Sorun Katsayı Değil, üniversite Sınav Sisteminin Kendisi ve YöK’tür” dedi.
Türkiye’de yıllardır üniversiteye giriş sınavında farklı katsayı uygulanması etrafında dönen bir tartışma  yaşandığını söyleyen Kavukoğlu, Bilindiği üzere YöK’ün, 28 şubat sürecinde 1998’de aldığı kararla üniversiteye giriş sınavında meslek lisesi ve imam-hatip lisesi mezunları için farklı katsayı uygulamaya başladığını, Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı olmasından sonra yaptığı atamalarla kompozisyonu değişen YöK’ün, 21 Temmuz 2009 tarihinde aldığı bir başka kararla bu seferde farklı katsayı uygulamasını kaldırdığını hatırlattı.
 
 
Ancak YöK’ün bu kararının Danıştay 8. Dairesi tarafından durdurulduğunu, aslında tartışmanın bütünüyle imam-hatipler üzerinden yürütüldüğünü, dolayısıyla farklı katsayı uygulamasına dair atılan adımların bütününün ideolojik olduğunu ifade eden Kavukoğlu, şunları dile getirdi: “Farklı katsayı uygulamasının kaldırılmasını savunan çevreler bunu bir haksızlığın giderilmesi, eşitliğin sağlanması, meslek liselerinin önünün açılması olarak sunarken; bu uygulamanın devamından yana olanlar herkese üniversiteye giriş sınavında aynı katsayı uygulanmasının eşitsizlik yaratacağını ileri sürmektedirler. Oysaki eğitim eşitsizlikleri katsayı tartışmasına indirgenemez.
Meslekî ve teknik eğitimin artık içinden çıkılamaz hale gelmiş sorunları masaya yatırılmadan; sınıfsal, bölgesel, cinsel bir dolu eşitsizliğin hem sonucu hem de nedeni olmasına rağmen milyonların umudu haline getirilmiş sınav sistemi sorgulanmadan katsayı uygulamasında değişiklik yapılarak eğitim eşitsizliklerine gerçekçi çözümler üretebilmek mümkün değildir.
 
 
Diğer taraftan yükseköğretimde piyasalaşmaya/ticarileşmeye hız vererek eğitim eşitsizliklerini derinleştiren YöK’ün farklı katsayı uygulamasına son vererek eşitliği sağlamış olduğu yönündeki iddiası bir yanılsamadan ibarettir. Dolayısıyla sorun katsayı sorunu değil, iktidar sahiplerinin üniversiteye yönelik politikalarının bir aracı olarak özerk-demokratik üniversitenin ve özgür bilimin önündeki en büyük engel konumundaki YöK ve onun tarafından yap-boz tahtası haline getirilmiş sınav sistemidir.
 
 
Bu bağlamda EğıTıM SEN olarak daha önce defalarca ifade ettiğimiz gibi eğitim sistemi baştan aşağı yeniden yapılandırılmalı; mesleki ve teknik eğitimin sorunları bilimsel bir perspektifle çağdaş dünyadaki gelişmeler doğrultusunda çözümlenmeli; kesintisiz zorunlu eğitim, iki yıl okul öncesi eğitim, dokuz yıl temel eğitim ve dört yıl çok amaçlı lise olmak üzere toplam on beş yıla çıkarılmalıdır. Eğitim eşitsizlikleri ancak herkese kamusal ve nitelikli eğitim verilmesi ile giderilebilir.”
 

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir